Saçının kıvırcığı kadar ayarsız, zapt edilemez oldun her zaman.
Ne zaman arasan – genelde çığlık çığlığa – biliyorum, birileri yine fena yakmış oluyor canını.
Öyle fena ki acın sinire kesiyor, kılıçlarını kuşanıyorsun.
Asla değişmiyor replikler, “Ne zaman İzmir’e geliyorum ben?”
Bilmem, ne zaman…
Sen ne zaman arasan, ben 19 yaşıma dönüyorum.
Gözümde deliler koşturuyor.
“Gözün parlıyor kızım anlatırken!” deyişin geliyor aklıma.
Bi daha parladı mı acaba öyle hiç..
Dün okudum mesajını. Attığın gün öyle şaşırmıştım ki..
Hayatın boyunca bana attığın en uzun mesajdı ve “seni çok seviyorum” diye bitiyordu.
(kesin taş yağacak)
Akşam aradın, sesinde yine cadılar bayramı kahkahaları.
Biliyorum, yine fenalardasın.
Gel, gelsin yine 19 yaşın pırıltıları.
Doyasıya susmak bedava
Diardi